Osmanlý Ýmparatorluðu’nun güçlü dönemlerinde Ermeniler dahil tüm azýnlýklar huzur ve güven içinde yaþýyordu. Ýmparatorluk gerilemeye baþlayýnca dýþarýdan iç iþlerine müdahaleler baþladý. Batýlý devletler Osmanlý’yý yýkmak için stratejik olarak azýnlýklarý kýþkýrttýlar, bunun sonucu 1800-1878 yýllarý arasýnda Balkanlar’daki azýnlýklarýn büyük kýsmý Osmanlý Devleti’nden ayrýldýlar. Sýra Ermenilere gelmiþti.
Batýlý emperyalist devletlerin de desteðiyle örgütlenen Ermeniler ayaklandý ve bölgedeki Müslüman çoðunluðu kaçýrabilmek için terör yöntemlerine baþvurdular. Dünya teröre karþý çok hassas olduðu halde, Ermeni terörüne karþý nedense sessiz kalmýþtýr. Birinci Dünya Savaþý gibi büyük bir savaþta Osmanlý Devleti, ölüm kalým savaþý verirken düþmanla iþbirliði yapan, kendi devletine ihanet eden, isyanlar çýkartan, silah çeken, Müslüman halký acýmasýzca öldüren Ermenileri savaþ bölgesinden daha sakin bölgeye her türlü önlemi alarak göç ettirdiði için soykýrýmla suçlanýyor. Olayla ilgisi olmayan parlamentolar bu konuda karar veriyor. Olaylarý bilmeden, incelemeden önyargýlý yaklaþýyorlar. Tarihi saptýrýyorlar, istedikleri gibi yazýyorlar, yazdýrýyorlar ve istedikleri gibi öðretiyorlar.
Büyük Türk ulusu Yüce Atatürk’ün önderliðinde Sevr’i yýrtmýþ, Lozan’ý imzalatmýþtýr. Bu düzmece olaya da dur diyecektir.