Türkiye 1980'lerden baþlayarak postmodernite konusunu tartýþýyor. Fakat þu ana deðin kavramýn ne anlamý ne de içeriði konusunda yeterince bir doygunluða ulaþýlabildi. Tam tersine, postmodernite âdeta 'çözdükçe dolaþan' bir kördüðüm halinde.
Hasan Bülent Kahraman'ýn bu kitabý ilk yayýnlandýðýnda konuyu kavrayýþý, temellendiriþi ve yorumlayýþý açýsýndan heyecanla karþýlanmýþtý.
Þimdi size kitabýn ikinci baskýsýný sunuyoruz. Kahraman, yaptýðý derinlikli çözümlemelerde postmoderniteyi toplumsal, siyasal ve kültürel olmak üzere üç ana eksende ele alýyor. Postmodernite tartýþmalarýnýn kuramsal çerçevesini oluþturduktan sonra konuyu Türkiye'ye getiriyor. Türkiye'yi, 1980 sonrasýndaki geliþmeler açýsýndan belirttiðimiz üç noktada enine boyuna irdeliyor. Bu bize hem içinde yaþadýðýmýz ve algýlamakta güçlük çektiðimiz dünyayý, hem de yepyeni anlamlar kazanan Türkiye'yi tanýmakta yeni olanaklar saðlýyor. Bugün içinde yaþadýðýmýz toplumsal ve kültürel krizlerin kaynaklarýný kavramak, bu karmaþada yön bulmak için sanattan siyasete kadar çok geniþ bir yelpazeye yayýlan bu kitabýn okunmasý büyük bir ihtiyaç...