"Postmodern toplumda 1990 sonrasý geliþmeler ötesine ve farklý olana yönelik 'hoþgörünün' giderek sona erdiðini göstermektedir. Yoksullarýn ve göçmenlerin suçlulaþtýrýlmasý, ýrkçýlýk ve yabancý düþmanlýðýnýn artamsý, güvenlik saplantýsýnýn özgürlüðü boðmasý, varlýklý kesimin güvenliði saðlanmýþ, korunaklý sitelerde yaþamaya yönelmesi postmodernliðin yükseliþ dönemindeki (demokratikliði þaibeli) 'farklýlýða saygý' söyleminin gitgide geçersizleþtiðini gösteren olgulardan bazýlarýdýr. Geriye kalan, piyasadaki farka saygýdýr."
Küreselleþme ve siyaset, serbest zaman, kinizm ve ironi, New Age akýmlarý, uzamýn ve bedenin politikasý, postmodern belirsizlik...
---Kinizm ve ironi, hakikati, inancý mutlak bir biçimde olumlayanlar kinizmden hazzetmezler. Kinizm tüm deðerleri, tek doðrucu söylemleri alaya alýr, aklýn hükümranlýðýný reddeder. Çocu kez ironiyle karýþtýrýlmasýna karþýn ondan farklýdýr. Guerard’ýn da belirttiði gibi ironi þeylerin içindeki çeliþkilere göndermede bulunur, gerçeðin farklý boyutlarý olabileceðini göstermeye çalýþýr. Gerçeðin göreli olduðuna iþaret eden ironi den farklý olarak kinizm her türlü gerçek iddiasýný reddeder. Ama ironi de dýþ dünyaya yönelmeyip kendi içinde kapandýðýnda, kendi kendine eðlenmeye baþladýðýnda referanslarýný kaybetmeye baþlar… (kitaptan)