M.Fethullah GÜLEN
Kim bilir belki de çok yakýn bir gelecekte, kendini yaþatma mefkûresine adamýþ hasbîler sayesinde, kalb-kafa bir kere daha sarmaþ-dolaþ olacak; vicdan-mantýk birbirinin farklý derinlikleri hâline gelecek; fizik-metafizik kavgadan vazgeçerek kendi alanlarýna çekilecek ve her þey kendi tabiatýndaki güzellikleri kendi diliyle ifade etme fýrsatýný bulacak; teþriî emirlerle tekvînî esaslarýn iç içeliði bir kere daha yeniden keþfedilecek; insanlar birbirleriyle gereksiz yere kavga etmenin nedâmetini duyacak; çarþýda-pazarda, mektepte-yuvada bugüne kadar bir türlü tam gerçekleþtirilemeyen huzur atmosferleri oluþturu-lacak ve huzur esintileri duyulacak; ýrz çiðnenmeyecek, namus pâyimal olmayacak, gönüller sürekli hürmet ve saygý soluklayacak; kimse kimsenin malýna, ýrzýna kem gözle bakmayacak; kavîler âdil davranacak, zayýflar-âcizler insanca yaþama fýrsatýný bulacak; kimse zan ile tevkif edilmeyecek; kimsenin evi, iþ yeri saldýrýya maruz kalmayacak; hiçbir masumun kaný akýtýlmaya-cak ve hiçbir mazlum aðlatýlmayacak; ve herkes Allah’a karþý saygý duyup insanlarý sevecek.. iþte o zamandýr ki, cennetlerin koridoru konumunda olan bu dünya yaþanmasýna doyulmaz bir Firdevs hâline gelecektir.