Genç psikiyatrist Eylül, hastanedeki yeni terapi grubuyla tanýþmýþtýr: nedensiz yere baygýnlýk nöbetleri geçiren Ayten, içine kapanýk Ahmet, öfkesine hakim olmakta zorlanan Murat, kekemeliðini yenmeye çabalayan Emre, eþinden nefret ettiðini söyleyerek aðlama krizlerine giren Cavidan ve çevreyle iletiþim sorunlarý olan üniversite öðrencisi gizem.
Eylül, bir yandan hastalarýna yardým etmeye çalýþýrken, öbür yandan da kendi içinde, benliðinde hissettiði huzursuzluðu çözümlemenin derdindedir. Bu yüzden evliliðini ve kocasýyla iliþkisini sorgulayýp dururken, felsefe öðrencisi Gizem’in kendisine incelemesi için varoluþuyla yüzleþmeye çaðýrmýþtýr.
Gerçek nedir? Çýkýþ deðiþimde mi, aynýlýðý renklendirmekte midir? Yoksa her þey ve bu arada gerçek kendi halinde varlýðýný sürdürürken, bizi sýkýntýya sokan þey baktýðýmýz çerçevelere göre tanýmlarýn deðiþmesi midir?