Diller, milletlerin en aziz, en týlsýmlý, en kýymetli servetleridir. Dillerin bir ses güzelliði ile dalgalanýp bir duyurma, anlatma ve inandýrma gücüne ulaþmalarý, kýsa zamanda olmamýþtýr. Yeryüzünde diller kadar millet fertlerini birbirine baðlayan, onlara birbirlerini sevip anlamakta, hele sevgilerini dile getirmekte aziz yardýmcý olan baþka kuvvet mevcut deðildir.
Bir tarih boyunca ordu insanlarý savaþ meydanlarýndan geçirerek, zafere, gazi veya þehit olmaya koþturan cihangirler, büyük baþarýlarýnýn birçoðunu da, savaþçýlara duyurabildikleri hitabet dilinin büyüleyici güzelliðiyle kazandýlar.
Mermere can veren heykeltýraþ gibi, kelimelere ses ve hayat veren söz sanatkârýnýn da bu baþarýsý, söze musikinin duyurucu kudretini katabildiði ölçüde derin ve ölümsüzdür. Bu bakýmdan, büyük ses þairi Baki'nin:
Âvâzeyi bu âleme Dâvûd gibi sal
Bâkî kalan bu kubbede bir hoþ sadâ imiþ
mýsrâlarýnda, yalnýz þiir anlayýþý bakýmýndan deðil, dil anlayýþý bakýmýndan da varýlmýþ derin hakîkat vardýr.