Hikayeleri ve Ýstanbul Yazýlarýyla tadýðýmýz yazar, bu kez doðrudan doðruya çocukluk yýllarýný, anne babasýný, içinde büyüdüðü kenti anlatýyor... Yazar, çocukluðunun izini sürerken bir kentin tepeden týrnaða bütün yaþamýnýn resmini çiziyor: Malatya'nýn tarihini, söylencelerini, yemeklerini, çarþýlarýný, esnafýný, satýcýlarýný, sinemalarýný, camilerini, hamamlarýný, parklarýný, mesirelerini, kayýsý bahçelerini, ilginç insanlarýný, delilerini, faytonlarýný, ramazanlarýný, bayramlarýný, sokaklarýný, çocuk oyunlarýný, mahalle hayatýný, evlerin iç yaþamýný, mimarisini, zengini yoksuluyla insanlarýnýn ortak eðilimlerini, zayýflýklarý ve güzelliklerini, deðiþen yaþamýný... yakýcý bir özlem duygusuyla, o yýllarý bilenlerin burnunun direðini sýzlatacak kadar duyarlý biçimde edebiyatýmýza mal ediyor.