Irak savaþý tesadüfi deðildi. Amerika'da iþ baþýnda bulunan yeni muhafazakârlarýn otuz yýl öncesinden baþlayarak tasarladýðý bir projenin parçasýydý ve özünde yeni bir Ortadoðu yaratmak için baþlatýldý. Bu savaþýn burada durmayacaðý, yayýlýp geniþleyeceði apaçýk. Dünyadaki yeni sað, yeni muhafazakâr siyasetlerin ve katý neo-liberal ekonomik anlayýþýn Amerika ve Avrupa'daki yaygýnlýðý, önümüzdeki dönemin karanlýk tablosunu besleyecek. Belki dünyayý yeni yanlýþ ve haksýz savaþlara gebe býrakacak.
Amerikan askerleri ve henüz sayýsý bilinmeyen ama on binlerle ifade edilen Irak'lý sivil ölüler, bu savaþýn ne kadar yanlýþ olduðunu bütün dünyaya kanýtladý. Savaþý baþlatmak için söylenen yalanlar, yanlýþ ve yanýltýcý istihbarat bilgileri lime lime edilip ortaya çýkarýldý. Bugün Amerika da bu gerçeðe uyanmýþ durumda.
Öte yandan savaþ, Türkiye'yi bugüne kadar etkilediðinden daha çok, bundan sonraki dönemde etkileyecek. Türkiye'nin ekonomik, sosyal ve siyasal düzlemlerde bu savaþ döneminden yara almadan çýkmasýnýn yoluysa, ciddi ve çok bilinçli bir sol siyasetten geçiyor.
Dünyanýn sað politikalara teslim olduðu, kana ve ateþe boðulduðu bir dönemde Hasan Bülent Kahraman'ýn kitabý, hegemonik bir saldýrganlýðýn durdurulmasý, yeni, demokratik ve sol bir politikanýn geliþtirilmesi açýsýndan hem bir çaðrý hem de bir yol gösterici.
''ABD Bu 11 Eylül'ü Çok Sevdi'', direniþin hiç bu kadar gerekli olmadýðýný anlatan bir kitap!